Tofaş Kaptanıyla Konuştuk

19 Kasım 2012 Pazartesi

Sezon Başında Fenerbahçe Ülker...



Çok uzun zamandır böyle bir yazı yazmayı planlıyordum. Kısmet bugüneymiş. Yazının konusunu Fenerbahçe Ülker oluşturuyor. Sezonun geride kalan bölümünün analizini yapmaya çalışacağım.


Fenerbahçe Ülker sezona Erdemir galibiyeti ile girerken kenara hücum ribaundlarının rakibe verilmesini not düşmüştüm. Sezonun geride kalanında da bu tablo pek değişmedi. Takımın rotasyonda ki uzun sayısı görünüşte 5 kişi. Fakat Andersen'in ve Batiste'in henüz hazır olmadığı kesin. Kaya rotasyonda uzun süre bulamıyor. Geriye kalan Oğuz ve İlkan ise hazır ama onlarında etkinliği yeterli düzeye çıkamıyor. Bugüne kadar yapılan lig maçlarında rakiplere ortalama 12.5 hücum ribaundu verildi. Bu problem özellikle Karşıyaka maçında çok açığa çıktı ve rakip tam 20 hücum ribaundu aldı. Euroleague’de de geride kalan maçlarda rakibe verilen hücum ribaundu sayısı ortalama 12.15 oldu.Basketbolda kişisel performanslar önemli rol oynuyor. Andersen Olimpiyatlar'da forma giydi ve bu sezonu geç açtı. Antrenmanlara geç başlaması ve yaşı nedeniyle hazır değil. Bu nedenle de ayakları hızlı değil. Bu yüzden show-up’a gidip orada ayağı hızlı bir kısaya geçilebiliyor. Bu sorun hızlı ayakları olan bir uzunda da ribaundu rakibe vermek şeklinde kendini belli ediyor. Batiste ise henüz bu mücadeleye dahi girmiyor. Mirsad ile bu problemi minimize etmiş bir takım için onun kaybının bu sorunlara yol açacağını sezon başında öngörmüştüm. Hatta forumlarda da bu konuda yazılarım mevcut. Hazır ribaundlardan bahsetmişken kısalarında uzun seken toplarda çok etkin bir ribaund katkısı olmuyor gibi.


Fenerbahçe Ülker’de bir diğer problem de oyun kurucu pozisyonunda yaşanıyor.Bo Mc Calebb sezonun geride kalan bölümünde sakatlığı nedeniyle çok forma giyemedi.Sorumluluk bu rolü daha az oynaması planlanan J.R Bremer’a kaldı.O da bu rol için hazır gözükmedi.Lig istatistiğinde 3.4 sayı-2.2 asist ortalamasına sahip.Euroleague’de ise ortalamaları 2.0 sayı ve 1.7 asist.Bu rakamlar oyun kurucu rotasyonunun ana parçası için yeterli rakamlar değil.Ve benim şahsi kanaatime göre ona verilen rolü Barış alsa ve Barış’ın yedeği de Erbil olsa takım daha organize bir şekle bürünebilir.

Bir diğer soru işareti de rakibin son saniye hücumlarındaki savunma reaksiyonu. Geçen sezondan bu yana sayı yenilen son saniye hücumlarını saysam sanırım çift haneli rakamlara ulaşırım. Bu sorun Tofaş ve Khimki maçında devam ediyor olduğunu gösterdi. Bu konuda yanlışın kimde olduğu soru işaretleri ile dolu. Bu problem nedeniyle geçen sezon Spahija çokça eleştirilmişti. Devam ediyor olması takımın içinde de bu konuda bir problem olduğunun göstergesi bence. 

Takımın mevcut sorunlarından bir diğeri ise takımın rahat geçen maçlarda düşen konsantrasyonu. Bu tip maçları çok oynamadılar ama düzen dışına çabuk çıkabildiklerini gösterdiler. Rakip bu düzensiz hücumları savunmada iyi karşılayınca da eriyen farkı açmakta zorlandılar. Burada en büyük yanlışı da yine düzen dışı uzak mesafeli şutlar ile yaptılar.

Benim anlam veremediğim bir diğer konu da Bojan Bogdanovic’in performansı. Bazen doğru ve boş bir şutu atmayan Bojan, pozisyonun devamında kendisine kalan zor şutta da başarı sağlayamıyor. Bazen de çok zor bir şutu sokabiliyor. Yetenekli oyuncu olduğu kesin. Fakat mental yapısı nedeniyle çok güvenilecek bir oyuncu gibi durmuyor. Ya da geçmişte ve şu anda mevcut olan coaching onu o mental yapıya büründüremiyor.

Yazının geri kalan kısmında Fenerbahçe Ülker’in uzunlarından çokça dem vurdum. O rotasyondaki problemin sadece ribaund olduğunu düşünmüyorum. Uzun rotasyonunun rakiplerin pick and roll oyunlarını savunamamak şeklinde bir diğer eksisi daha var.

Yukarıda bu sezonun geride kalan kısmında gördüğüm problemleri yazdım. Uzun rotasyonunda ki problemin çözümü ayakları çabuk bir uzunu kadroya katmak olabilir. Beşiktaş’taki Randal Falker gibi, hatta ondan bir seviye daha üstün bir oyuncu bu rolü oynayabilir. Oyun kurucu rotasyonunda da bir değişiklik şart.Bence Barış Ermiş, Bo McCalebb'in arkasındaki adam olmalı. Burada problem Barış'ın yedeğinin kim olacağı sorusu. Erbil kiralık verildiğine göre NIJT’de iş yapan Berk yaşı genç olsa da bu sorumluğu alabilir. Bu önerime tecrübe eksikliğini bahane edecek olanlara ise Ricky Rubio’nun 17-18 yaşında bu seviyelerde oynadığı unutulmamalıdır demem gerekiyor. Ayrıca geçen sezonun şampiyonu Beşiktaş’a Kartal Özmızrak’ın katkıları da ortada duruyor.

Fenerbahçe Ülker için sezon başı görüşlerim bu şekilde. Umarım sezonun geriye kalan kısmında daha olumlu verilere ulaşırız.
Sağlıcakla kalın…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bundan sonra yorumlarınız onaydan geçecek.Çünkü bazı yorumlar ahlaken uygun olmayabiliyor.

Share

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More